muharrem ince ve danışmanlarına duyurular

  • tayyip erdogan tüm dünya devletleri ile kavgali, sadece bir devlet ile arasi iyi o devlet de devlet bahceli.

    bakalim simdi kanka olan devlet bahceli tayyip erdogan gecmiste birbirleri ile ilgili neler söylemisler.

    devlet bahceli ve tayyip arasindaki iliskinin dününü ve bugününü barkovizyonda göster.

    altina da kadere bak kimleeeer kimlerle beraber videosunu yapistir gitsin.

  • tayyip erdogan surekli mitinglerde ince'nin kilicdaroglu'nu elestirdigi goruntuleri izletiyor. ince cikip "ben genel baskanim bile yanlis yaptiginda karsisinda durmus adamim, taraf degil dogru olmak bizim icin onemli. bunlari izlettigin icin tesekkur ederim recep erdogan, halk goruyor ki yanlis gordugu anda sesi cikan bir cumhurbaskani olacak. bizden diye kimseye goz yumamam. hakli olanin hakkini kim olursa olsun ararim!" diyip izlettirdigi tum goruntuleri gole cevirebilir. :)

  • rakibin türbanlı, ssk kuyruklu reklam mı yaptı? sen de gülen ile rte'nin yan yana olduğu görüntüleri, barzani ile türkü söylediği görüntüleri, israil ile yapılan antlaşmaları, mavi marmara'yı, 'iktidar için papaz elbisesi giyerim' söylemini, 'allah bağdat'taki amerikan askerine yardım etsin' söylemini, teröristlerin davulla zurnayla karşılanmasını harmanla, bir reklam yap. insanlar bunların ne kadar yalancı, ne kadar düzenbaz olduğunu görsün.

  • şu meşhur millet kıraathaneleri ile ilgili bir reklam çekseniz olmaz mı?

    senaryo şöyle. bir genç elindeki kağıda bakarak yürüyor. kamera, arkadan yaklaşıyor. gencin elinde iş başvuru formu, üzerinde kabul edilmedi yazıyor. bir dükkanın önüne geliyor. şimdi biraz daha kamera uzak plandan çekiyor. elinde işsiz kaldığı belge ile önünde durduğu dükkan kıraathane. tam içeri girerken bir el gencin omuzuna dokunuyor ve geri çeviriyor. bu el muharrem ince'ye ait. daha sonra genci alıp götürüyor. popülizmin dibine vurulur bu kısımda(fizik öğretiyor, ders anlatıyor..vs) daha sonra aynı genci yine bir kapıdan çıkarken görüyoruz fakat kapının üstünde ameliyathane yazıyor. yanda da hastasını bekleyen anadolu insanı ümit ve gururla iyi haberleri alıyor.(burada da halk içinde muteber herhangi bir meslek olabilir.)

  • merhaba,

    sn muharrem ince, sevgili danışmanlar;

    lütfen bu söylediklerime kulak kabartın. şimdiye kadar gösterdiğiniz performans ile hem chp’nin doğal lideri olduğunuzu hem de chp’ye yakın oyları konsolide etmeyi başardınız. bu dakika itbariyle bizim mahalleden bir oy kaybı yaşanmaz.

    rica ediyorum,

    bugünden itibaren karşı mahalledeki ak parti oylarına oynamaya başlayınız. çünkü bu konsolide etme süreci uzadıkça, karşı mahallenin oylarını da kemikleştirmek üzeresiniz.

    kendinizi ikinci tura son bir kez update edin ve sn ince’nin vatanperver, milli, solun sağında ve devlet adamlığını/adabı özelliklerini ön plana çıkartın.

    şu aralar ince’nin eleştirdiği chp çizgisine kaymış görünüyorsunuz. unutmayın ki en büyük sempatiyi (sağcılardan bile) devlet adamlığı karakteriniz aldı. yine cesaretinizi, devlet adamlığınızı, milliyetçiliğinizi ön plana çıkarmanızı rica ederim.

    sevgilerimle

  • son 10 güne damga vuracak bir seçim reklamı hazırlayın.

    milletin ağzına takılacak bir türkü olsun.
    olumsuz şeyler anlatmayın, tam tersine bayram havası estirin bu reklamda. insanlar olumsuz şeyleri görüp oy tercihlerini değiştirmiyorlar. çok denendi bunlar daha önce.
    daha önce duyulmamış vaadleri ardarda sıralayın. seçmene gerçekten bunlar olursa şahane olur hissi versin.
    ince'nin efe oynamasını, traktör sürmesini filan kolajlayın aralara. insani yönünü on plana çıkartın.
    milli duygulara, dini değerlere göz kırpın. bunlar kimsenin tekelinde değil diyin.
    ekonomik olarak hemen sahlanacagiz mesajını da verin.

  • sizi canlı olarak izledim ve youtube üzerinden bütün mitinglerinizi takip ediyorum.
    aslında kişisel olarak da tanışıyoruz fakat oradan girmeyeceğim.
    yapmış olduğunuz miting profili üzerinden giderek;
    ideal bir vaat akışının nasıl olması gerektiğini ve nasıl sonuca bağlanmalı sorusunun cevaplarını anlatmaya çalışacağım.

    aslında metinleriniz çok güzel bununla birlikte aşırı yoğun programınızdan olduğunu düşündüğüm kopmalar ayrı konuları iç içe geçirmeler gözlemliyoruz.
    konuşmalarınızda bir bilgi-vaat verdiğinizde, hitap ettiğiniz her beyin bunu farklı algılar kimileri ise bu karmaşıklıktan hiç algılayamaz. insanların verilen doneyi işleyişi, düşünceleri kavrama kapasitesi farklıdır.
    bunun için olabildiğince basit ve net olarak herhangi bir vaat kısmına giriş yapıyoruz. siz bunu her mitingde ayrı olmak üzere, emekliye, gss prim borcu olana, öğrenciye, atanamayan öğretmene ve benzeri örneklere uyarlayarak çeşitlendireceksiniz. bizim örneğimiz tarım.

    1- mitinglerinizde her zaman yaptığınız gibi;
    çiftçi kardeşlerim el kaldırsın dedikten sonra bir çiftçiyi seçmek. (planlı olur plansız olur)
    kendisine hitap edilen kesim içinden örnekli seçim (okulda derslerden hatırlayın), gerek miting alanındakilerin dinleyiş ve konsantrasyonunu gerekse ekran başındakilerin algısını pozitif yönde etkiler ve girişim sağlar. (interaktif miting)

    yapacağınız öyle basit bir diyalog olmayacak. konuşacağınız kişiye bir mikrofon verilecek. milletin efendisinin konuştuğu vurgulanıp atatürk hassasiyeti ve ciddiyetiyle dinlenip söylediklerine değer vererek, alanda potansiyel cumhurbaşkanıyla diyaloğa girebilen bir çiftçi portresi çizilecek.

    2-çiftçi kardeşimizin, vereceği cevapla 90'a takabileceği çok basit bir soru sorulacak;
    örnek: mevcut şartlarda çiftçilik yapabiliyor musun? gübre ve mazot fiyatları? ithal tohumlar? 20 yıl öncesine göre durumlar nasıl? işlerden memnun musun? yada en güzeli tütün örneği gibi yerel problemler üzerine bir soru.

    bu tarz kısa bir soru-cevapta, kendisine hiçbir şekilde müdahale etmeden birinci ağızdan muhalefet yaptıracak bir cevap almak, tarım ve çiftçiliğin ne hallerde olduğunu yarım saat anlatmaktan daha etkilidir.

    3- diyalog bittikten sonra yapmak istedikleriniz vaatleriniz;
    örnek: mazottan ötv'yi kaldıracağız, buğday alım taban fiyatlarını x tl yapacağız. (direkt ve somut vaatler)
    anlatılacak.

    4- konuyu hiç dağıtmadan bu vaadi nasıl gerçekleştireceğiniz;
    ziraat bankası'nın x medya kuruluşuna verdiği 1 milyar dolar krediden bahsedip, adı ziraat olan bir bankayla çiftçiyi özdeşleştirip bankanın kuruluş amacından girerek o paranın yatırım ve teşvik amaçlı çiftçiye verileceği anlatılacak. bu yatırımın finansmanı kamu kurum ihaleleri değil de çiftçinin net bir şekilde kolayca idrak edebileceği devletin x harcamalarından gelen tasarruflar olacak. tarım ve hayvancılık politakaları desteklenerek türkiye'nin modern bir tarım ülkesi yapılacağı vurgulanacak.

    5- bu aşamada nasıl gerçekleştireleceği açıklanmış somut bir vaadimiz var. bunu interaktiviteyle birlikte kendimize çektiğimiz kitleyle beraber hayal kurarak perçinliyor ve gerçek bir algı yönetimi yapıyoruz.

    çiftçi kardeşim.seni anlıyorum, biliyorum geçim sıkıntısı çekiyorsun. bazen torununa/çocuğuna bakıyorsun, kışın tabanı delinmiş ayakkabıyla okula gidiyor, aynı ayakkabıyla sokakta maç yapıyor. her ne kadar ihtiyacı olduğunu görsen de için parçalansa da alamıyorsun.
    ama merak etme ben cumhurbaşkanı olduğumda mazotu şu kadar yapacağım ziraat bankası kredisini bu kadar vereceğim. artık çocuğun/torunun bir şey istediğinde gönül rahatlığıyla alacaksın. hatta her ay kenara üç beş bir şeyler koyup, geleceği için yatırım yapabileceksin.

    insanların kendilerinin ve aile bireylerinin menfaatini, mutluluğunu ön plana çıkarmak parti sempatizanlıklarının önüne geçer.

    bu söylemin psikolojik etkileri bu entry'de güzelce işlenmiş.

    6- artık insanların ilgisi ve dikkati tümüyle üzerimizde.
    çiftçileri yanımıza alıp birinci ağızdan en etkili muhalefeti yaptırdık.
    somut vaatlerimizi sıraladık.
    vaatlerimizi nasıl gerçekleştireceğimizi anlattık.
    bunları soyutlaştırarak algı yönetimi yaptık, daha gerçekçi ve kalıcı olmasını sağladık.

    son olarak; bence en önemli, en vurucu olması gereken kısım,

    daha geniş kitlelere ulaşım

    mitinge gelen ve medyadan takip eden insanların çoğu zaten oylarını size verecek.

    bizim için önemli olansa; mitingde anlatılanlardan bihaber, gerek televizyonlardan gerek gazetelerden gerekse sosyal medyadan ulaşamadığımız vatandaşlarımız.
    (bkz: konda'nın akp seçmeni raporu)

    miting alanına gerekirse komutlar ile tamamen hakim olduktan sonra;
    (gerekirse de daha etkili olabilmek adına tek tek miting alanındaki insanların gözünün içine bakıp işaret ederek
    sen! emekçi bacım!
    sen! emekli amcam!
    sen! sevgili öğrencim!)
    (buranın altını defalarca çiziyorum geniş kitlelere yapılan konuşmalarda bireysel diyaloglar insanları size bağlar)
    tek bir şey söyleyin

    konuşun
    değişim sokaklarda başlar.

    evet konuşun. insanlar konuşsun. insanlar anlatsın.
    mitingde karşılıklı diyaloğa girdiğiniz çiftçi, köyüne gidince kahvede bunu nasıl büyük bir şevkle anlatacaksa diğer katılımcılara da bu motivasyonu ve misyonu yükleyip konuşturun.

    insanlar duysun.
    insanlar bilsin.
    insanlar öğrensin.

    muharrem ince geliyor.

    miting sonu mottonuza uyarlarsak,

    bir çivi mitinge gelen insanlar
    bir nal onların etkileyebileceği, fikirlerini değiştirebileceği insanlar (ulaşamadığımız kesim)
    bir at sokaklar daha büyük kitleler
    bir yiğit muharrem ince
    ve vatan türkiye.

    yeterli sayıda çivimiz var bununla birlikte bu çivi adil durmayan seçim şartlarında, mottonun zincirleme reaksiyonundaki nal'ı kurtaramıyor. bu kitleye ulaşmak, bu insanları işlemek şart ve bu ancak sizin direktifinizle, hepimizin, elini değil ellerini taşın altına koymasıyla gerçekleşebilir.

    ekleme 1: burada daha önce yazılmış fakat uygulanmamış;
    iktidar partisi sempatizanları ve oy verenleri için gerekli hitap şekli.

    mevcut hitap: ak partili kardeşim ak partili seçmen

    yaptığınız konuşmada; seslendiğiniz kesime, karşı görüşten bir kimlik kazandırırsanız dinleyici bu hitaptan sonra gelecek her cümleyi önyargılı ve muhalif bir tavırla karşılar.

    olması gereken: bir önceki seçimde ak partiye oy vermiş kardeşim

    düşüncede herhangi bir kimlik yaratılmadı. muhalif algısı oluşmadı. anlatılan ne varsa pozitif olarak işlendi.

    ekleme 2 : söylemeden edemeyeceğim yöresel girişleriniz ve problemlere değinmeniz muhteşem. dikkat ediyorsanız miting alanından en fazla etkileşim aldığınız bölüm bu oluyor. daha da geliştirerek devam.

    ekleme 3 : youtube kanalınızdan dün haberim oldu ve hemen abone oldum.
    hiç reklam işleriyle falan uğraşmayın. verin bu videoyu, ana akım medyada part part oynasın.
    daha iyisi çekilemez. allah sağlıklı uzun bir ömür nasip etsin

    ekleme 4: bu da ekşi sözlük yazarlarına. yıllardır aradığınız, anlattığınız, olmasını istediğiniz lider profili bu değil mi? bence de bu

  • mesajın ilgi çekmesi için biraz boşluk biraz şekil bırakıyorum.
    ---------------------------------------------------------------------------------
    ////////////////////////////////////////////////////////////////////////
    ---------------------------------------------------------------------------------

    saygıdeğer annenizin bu videosunu tv'lere reklam olarak verin. annenizin temiz yürekliliği size oy kazandıracaktır. bunu reklam olarak yayınlayın televizyonlarda. emin olun o kadar başarılı olacak ki ak parti bunu kaldırmak için rtük'e yasaklatacak. sonrasın da ne yapacağınızı ak parti'nin 15 yıldır yaptığı yolu izleyerek bulabilirsiniz.

  • 13 yıllık hardcore bir ateist olarak her türlü dini hamlesini destekliyorum.

    eyüpsultan'a git, dua oku, umre'ye git, kâbe'yi tavaf et, kâbe imam'ıyla tavla at. ama yeter ki şu seçimi kazan.

    arkandayız.

  • ince, erdoğan ile atışmayı bitirsin,

    halkın büyük kesimi (%60-70) geçmişinde en az bir kere erdoğan'a oy verdi, ince erdoğan dedikçe bu kitlenin empati yaparak erdoğan'ın arkasına geçmesine neden oluyor, erdoğan'ı değil aslında bir nevi o kitleyi eleştirme durumu ortaya çıkıyor; adamlar da doğal olarak ince'den kaçıyor; ki erdoğan da bunu bildiğinden her mitingde ince üzerinize oynuyor, yeter bunu görün artık çok basit bir mantık.

    ayrıca ek olarak geçmişte, şu şöyle oldu bu böyle oldu, demeyi bırakmak gerek, sadece gelecekten bahsedilmeli. geçmişi halka anlatmanın anlamı yok herkes zaten izledi aynı filmi; insanların merak ettiği gelecek, bütün konuşma gelecek üzerine kurulmalı, yani başkan olduktan sonra ne olacak, onları anlatmak gerek sadece.

    ikinci nokta: pensilvanya ve diploma mevzusunu hangi danışmanınız gündeme getirme konusunda tavsiye ettiyse ya onu kovun ya da dikkat edin, dediklerinin tersini yapın, bu kişi truva atı olabilir.

    üçüncü nokta: basit doğrudan vaatlerde bulunmalı ince, hsyk'da adalet bakanın bulunup bulunmaması bu toplumun %80'nin umrunda değil, ama sen dersen 45 saatten fazla işçiyi çalıştıran patrona en ağır yaptırımı uygulayacağım, haftalık tatili 2 gün zorunlu yapacağım, tüm çalışanlar sendikalara üye olmak zorunda olacak, toplu sözleşme olacak meslek gruplarında, haftalık çalışma süresi kademeli olarak 40 saat olacak, evden çalışma teşvik edilecek; işte bu olaylar kişilerin hayatlarını doğrudan etkilediğinden daha ilgili çekici ve mantıklı gelir.